Bir çoğumuz telefon alırken GSM şirketlerinin kampanyalarını kullanır onlara fazla fazla para akıtırız.
Misal ben. Benim Samsung s3 iyice perte çıkınca (yalan olmasın 2 senede mi ne hiç arıza vermese de donması beni öldürüyordu. Çok yavaşlamıştı bir fotoğrafı ya da programı açması için bekle allah bekle. Zaten android güncellemesini ona vermedikleri için iyice soğumuştum. Artık telefonlar böyle. 2 sene kullan değiştir.) Annemin hattı Vodafone olduğundan ve uzun süredir faturalı kullanığından dolayı e başka yoldan da alma şansı olmadığına kanaat getirip hadi dedik kampanyalara bakalım.
Bakmaz olaydık.
Bir Vodafone yetkili merkezine girip dedik ki; "bakınız annemim mevcut tarifesi şu (interneti olmayan bir paket.) ve biz bu tarifeyi bozmadan cihaz almak istiyoruz. Annemin mevcut tarifesi + cihaz taksiti" Oradaki satıcı arkadaş da bunun böyle olmadığını, taksit ile cihaz alacaksak başka bir tarifeye geçmemiz gerektiğini söyledi. E bize uymadı tabi. Onların istediği tarifeye geçersek taksitler 170 küsüre geliyordu ve çoktu.
Oradan çıktı ve annecik oğulcuk eve doğru yürümeye başladığımızda başka bir Vodafone gördük ve şeytan dürttü. Anneme "hadi gel buraya da bir soralım" dedim. Çünkü ilk girdiğimiz yer biraz kalabalıktı ve eleman da sanki çok ilgilenmedi gibi geldi bana. Belli ki bizi "alıcı" olarak görmemişti. Bu arada sonradan öğrendik ki bu ikinci girdiğimiz mağaza, ilk girdiğimiz mağazanın şubesiymiş.
Neyse girdik yeni gördüğümüz Vodafone mağazasına. Oradaki kıza durumu anlattık. Ve bize yani bana duymak istediğim cevabı verdi. "Tabi ki annenizin mevcut tarifesi değişmeden cihaz kampanyasından yararlanabilirsiniz."
Hemen işlerler başladı. Kızcağız da işlemlerin bitmesi ve bir an önce cihazı bize teslim etmek için acele ile çalışıyordu(!)
Hemen sözleşmeler çıktı, okumadan imzaladık falan. Öyle ya koca Vodafone yalan dolan konuşan bir eleman çalıştıracak değil. Güvendik imzayı bastık. Tabi sonra da Vodafone bize bastı.
Canavar gibi beyaz Sony z3'ümü aldıktan sonra sevinçle eve gittik. Her şey istediğimiz gibi.
İlk ayın sonunda fatura geldiğinde gördük ki çok güzel öpülmüşüz. Fatura 170 küsür ve annemin mevcut tarifesi değişmiş. Kısaca kız bize yani Vodafone elemanı bize yalan söylemiş.
Sonrasında mağazaya gidip durumu anlattığım da kızın işten çıktığını söylediler. Kız hakkında da sanırım yalan söylememiştir o falan demişlerdi. Sözleşme esnasındayken bir kaç kere kıza bilerek " annemin mevcut tarifesi değişmiyor değil mi?" diye sormama ve "evet değişmeyecek" cevabını almama rağmen. O soru sorma esnasında kızın ses kaydını alacaktım ama sonradan vazgeçtim. Keşke alsaydım.
Sonrasında durumu Vodafone müşteri hizmetleri ile konuştum. Sanırım, kısaca sözleşmeyi okusaydınız tarzında bir şeyler söyledi. Müşteri memnuniyetinden ziyade, "ne güzel öptük la sizi gibi oldu."
Bu olayın üzerinde çok fazla kalmadığımız için her ay sanırım 20-30 lira fazladan fatura ödüyoruz ve bu toplam 24 ay sürecek.
Şimdi uzun hikayenin özeti şudur; "Aman efendim Vodafone ya da başka büyük bir markadan alışveriş yapıyoruz. Koca marka yalan mı söyleyecek?" Çok güzel söylüyorlar sakın inanmayın. Benim yaptığım hatalardan ilki inanmaktı. 2. si mutlaka sözleşmeyi okuyun. İnsanların birbirini ayakta siktiği, 3 kuruş fazla para kazanmak için 3 takla atan şerefsizlerin bolca olduğu bu memlekette maalesef ama maalesef güven 0.
Kızın yalan atması benim de sözleşmeyi okumamam bizi bu duruma sokan olaydır.
Eşeğini sağlam kazığa bağla sevgili arkadaşım.
Misal ben. Benim Samsung s3 iyice perte çıkınca (yalan olmasın 2 senede mi ne hiç arıza vermese de donması beni öldürüyordu. Çok yavaşlamıştı bir fotoğrafı ya da programı açması için bekle allah bekle. Zaten android güncellemesini ona vermedikleri için iyice soğumuştum. Artık telefonlar böyle. 2 sene kullan değiştir.) Annemin hattı Vodafone olduğundan ve uzun süredir faturalı kullanığından dolayı e başka yoldan da alma şansı olmadığına kanaat getirip hadi dedik kampanyalara bakalım.
Bakmaz olaydık.
Bir Vodafone yetkili merkezine girip dedik ki; "bakınız annemim mevcut tarifesi şu (interneti olmayan bir paket.) ve biz bu tarifeyi bozmadan cihaz almak istiyoruz. Annemin mevcut tarifesi + cihaz taksiti" Oradaki satıcı arkadaş da bunun böyle olmadığını, taksit ile cihaz alacaksak başka bir tarifeye geçmemiz gerektiğini söyledi. E bize uymadı tabi. Onların istediği tarifeye geçersek taksitler 170 küsüre geliyordu ve çoktu.
Oradan çıktı ve annecik oğulcuk eve doğru yürümeye başladığımızda başka bir Vodafone gördük ve şeytan dürttü. Anneme "hadi gel buraya da bir soralım" dedim. Çünkü ilk girdiğimiz yer biraz kalabalıktı ve eleman da sanki çok ilgilenmedi gibi geldi bana. Belli ki bizi "alıcı" olarak görmemişti. Bu arada sonradan öğrendik ki bu ikinci girdiğimiz mağaza, ilk girdiğimiz mağazanın şubesiymiş.
Neyse girdik yeni gördüğümüz Vodafone mağazasına. Oradaki kıza durumu anlattık. Ve bize yani bana duymak istediğim cevabı verdi. "Tabi ki annenizin mevcut tarifesi değişmeden cihaz kampanyasından yararlanabilirsiniz."
Hemen işlerler başladı. Kızcağız da işlemlerin bitmesi ve bir an önce cihazı bize teslim etmek için acele ile çalışıyordu(!)
Hemen sözleşmeler çıktı, okumadan imzaladık falan. Öyle ya koca Vodafone yalan dolan konuşan bir eleman çalıştıracak değil. Güvendik imzayı bastık. Tabi sonra da Vodafone bize bastı.
Canavar gibi beyaz Sony z3'ümü aldıktan sonra sevinçle eve gittik. Her şey istediğimiz gibi.
İlk ayın sonunda fatura geldiğinde gördük ki çok güzel öpülmüşüz. Fatura 170 küsür ve annemin mevcut tarifesi değişmiş. Kısaca kız bize yani Vodafone elemanı bize yalan söylemiş.
Sonrasında mağazaya gidip durumu anlattığım da kızın işten çıktığını söylediler. Kız hakkında da sanırım yalan söylememiştir o falan demişlerdi. Sözleşme esnasındayken bir kaç kere kıza bilerek " annemin mevcut tarifesi değişmiyor değil mi?" diye sormama ve "evet değişmeyecek" cevabını almama rağmen. O soru sorma esnasında kızın ses kaydını alacaktım ama sonradan vazgeçtim. Keşke alsaydım.
Sonrasında durumu Vodafone müşteri hizmetleri ile konuştum. Sanırım, kısaca sözleşmeyi okusaydınız tarzında bir şeyler söyledi. Müşteri memnuniyetinden ziyade, "ne güzel öptük la sizi gibi oldu."
Bu olayın üzerinde çok fazla kalmadığımız için her ay sanırım 20-30 lira fazladan fatura ödüyoruz ve bu toplam 24 ay sürecek.
Şimdi uzun hikayenin özeti şudur; "Aman efendim Vodafone ya da başka büyük bir markadan alışveriş yapıyoruz. Koca marka yalan mı söyleyecek?" Çok güzel söylüyorlar sakın inanmayın. Benim yaptığım hatalardan ilki inanmaktı. 2. si mutlaka sözleşmeyi okuyun. İnsanların birbirini ayakta siktiği, 3 kuruş fazla para kazanmak için 3 takla atan şerefsizlerin bolca olduğu bu memlekette maalesef ama maalesef güven 0.
Kızın yalan atması benim de sözleşmeyi okumamam bizi bu duruma sokan olaydır.
Eşeğini sağlam kazığa bağla sevgili arkadaşım.
- İNANMA
- SÖZLEŞMENİ OKU
- GEREKİRSE GÖRÜNTÜ AL (video vs)
Vodafone'dan bu kadar bahsedince aklıma Telsim geldi.
Cem Uzan...
Şahsen tanımam, ancak onun hakkında medyada çıkan haberlerin hemen hemen hiç birine de inanmam. Güzel işler yaptığını düşünüyorum. Muhalefetten daha muhalefet olunca siyasi cinayete kurban gitti gibi bir şey. Ciddi anlamda adamın malları yağmalandı. Telsim de onlardan biri. Umarım kendisini tekrar Türkiye de görebiliriz.
Yorumlar
Yorum Gönder